Güncelleme Tarihi:
Terör örgütünden kaçarak güvenlik güçlerine teslim olan F.T, Diyarbakır'da çıkarıldığı mahkemece “terör örgütü üyesi olmak” suçundan tutuklandı.
15 GÜN YÜRÜDÜ
PKK'nın Kandil kampı lojistik sorumlusu F.T, ifadesinde Eylül 1997'de İstanbul'daki Güngören HADEP ilçe teşkilatı aracılığıyla terör örgütüne katıldığını iddia etti.
Terör örgütünde 11 yıl kaldıktan sonra kamptan kaçarak Türkiye'ye kaçak yollarla geldiğini anlatan F.T, “Beni Türkiye'ye getiren kamyondan Mardin'de indim. Oradan Diyarbakır'a yürüyerek geldim. Bu da yaklaşık 15 gün sürdü. Ailemin bulunduğu köye geldim. Yakınlarımla birlikte jandarmaya giderek teslim oldum” dedi.
KANDİL KAMPI
Örgüt üyesi F.T, Irak'ın kuzeyindeki kampların özellikleri, burada yürütülen faaliyetler ve kullanılan silahlar hakkında detaylı bilgi verdi.
Kampların, su kaynağının bulunduğu, kamufle olabilecek ormanlık bölge ve herhangi bir saldırı esnasında savunmanın rahatlıkla yapılabileceği, çevresinde mağaraların bulunduğu bölgelere kurulduğunu anlatan F.T, Kandil Dağı'ndaki kamp ve diğer kamplar hakkında şunları anlattı:
“Bu kamp, Kandil Dağı'nın eteklerinde bulunan terör örgütüne ait en büyük kamptır. Bu kampta, örgüte yeni katılanlara askeri ve siyasi eğitim verilmektedir. Ayrıca bu kampın diğer önemli görevlerinden birisi de silah ve mühimmat alımlarının bu kamp üzerinden yapılıyor olmasıdır. Bu kampta, terör örgütünün silah ve mühimmat depoları bulunmaktadır.
İran sınırına yakın olan bu kampta örgütün İran'da faaliyet yürüten PJAK kolu kontrol edilmektedir. Kamp içindeki örgüt mensuplarının mevcudu devamlı değişmektedir. Yaklaşık bin kadar örgüt mensubu bulunmaktadır.
Kampın çevresi ve stratejik yerleri ağır silahlarla takviye edilmiş ve uçaksavar, doçka gibi silahlar bulunmaktadır. Her kampta olduğu gibi bu kampta da 'strella' ve 'stringer' füzeleri bulunuyor. Bu arada Kandil kampı çevresinde sabit 5 tane üs bölgesi konumunda 60-70 örgüt üyesinin bulunduğu kamp vardır. Örgüt üyeleri, kamplara yapılabilecek hava veya kara operasyonu esnasında kampın 1-2 kilometre civarında bulunan mağara, kayalık ve ormanlık alanları kullanmaktadır.
ZAP KAMPI
Zap kampının da Kandil'dekinden sonra terör örgütünün ikinci büyük kampı olduğunu bildiren F.T, kampın en önemli görevinin, örgütün silahlı
gücünün sevk ve idare merkezi olarak kullanılması olduğunu ifade etti. F.T, kampla ilgili şunları anlattı:
Askeri gücün düzenlenmesi ve bölgelere dağıtımı bu kamptan yapılmaktadır. Kampta yaklaşık 400-500 örgüt üyesi bulunmaktadır.
Kampın içinde ideolojik ve askeri eğitim yapılması için 2 adet okul mevcuttur. Bu okullarda, tim komutanı, bölük komutanı ve tabur komutanı seviyesindeki örgüt üyelerine eğitim verilmektedir. Örgüt içinde kurulan özel kuvvetler birimine seçilen örgüt mensupları da bu kampta eğitim görmektedir.
Kampın içinde füzeler mevcuttur, çevresine ise savunma amaçlı olarak ağır silahlar yerleştirilmiştir.”
HINERA VE HAKURK KAMPI
Hınera ve Hakurk kampları hakkında da bilgi veren F.T, bu iki kampın Türkiye, İran ve Irak sınırlarının kesiştiği bölgede, Şemdinli ilçesinin tam karşısında bulunduğunu belirterek şunları anlattı:
“Hınera kampındaki örgüt mensupları İran'ın yaptığı top atışlarından dolayı İran sınırına yakın yerleri boşaltıp Hakurk kampının yanına kadar yerleşmiştir.
Bu kamplarda, Türkiye'ye yönelik faaliyet yürüten örgüt mensupları ile İran'a yönelik faaliyet yürüten PJAK mensupları bulunmaktadır. Hınera kampı içerisinde ideolojik eğitim okulu bulunmakta olup, bu okulda PKK'nın yan örgüt kolları içinde bulunan İran'da faaliyet yürüten PJAK, Irak'ta faaliyet yürüten PÇDK, Suriye'de faaliyet yürüten PYD, Avrupa'daki terör örgütüne ait kuruluşlar ile Türkiye'de cezaevinden tahliye olup tekrar terör örgütüne katılan örgüt mensuplarından, komutan düzeyinde bulunanlara eğitim verilmektedir.
Bu kampta da Zap'ta olduğu gibi özel kuvvetler birliği bulunuyor. Bu iki kampın çevresinde emniyet tedbiri olarak Türkiye sınırı yakınında 50-60 kişilik 2 kamp bulunuyor. Bu kamplar ağır silahlarla donatılmıştır.”
METİNA KAMPI
Bu kamp Türkiye sınırına yakın olun Çukurca ilçesinin tam karşısında bulunmaktadır. Bu kampta 200-250 örgüt üyesi bulunuyordu. Bu kampta eğitim alanı veya okul yoktur. Tamamen silahlı örgüt mensupları bulunmaktadır. Kampın çevresindeki kayalık bölgelerde bulunan mevziler ağır silahlar ile donatılmıştır.”
F.T, Haftanin kampının Türkiye sınırına yakın olduğunu ve terör örgütü için çok stratejik konumda bulunduğunu belirterek özellikle terör örgütü mensuplarının Türkiye'ye geçiş güzergahı olarak kullanıldığını söyledi. F.T, kamp içinde eğitim alanı veya okul olmadığını, tamamen silahlı örgüt mensuplarının bulunduğunu bildirdi.
GARE KAMPI
F.T, teröristlerin barındığı Gare kampıyla ilgili de şu bilgileri verdi:
“Bu kamp yeni katılan örgüt mensuplarının eğitim alanı olarak kullanılmaktadır. Kamp içinde hastane, dikim evi, silah ve mühimmat deposu bulunmaktadır. Kamp çevresinde ağır silahlarla donatılmış mevziler mevcuttur.”
Terör örgütü üyesi F.T, ifadesinde anlattığı kamplardaki silah ve örgüt mensuplarının miktarının, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) gerçekleştirdiği operasyonlar öncesindeki rakamlar olduğunu, kampların şuanki durumu hakkında bir bilgisinin olmadığını kaydetti.
“ÖRGÜT PATLAYICI AKTARIMINDA SIKINTI YAŞIYOR”
Terör örgütünün Kandil kampı lojistik sorumlusu F.T, PKK'nın patlayıcıları, para karşılığında IKYB ve IKDP'ye ait güçlerden temin ettiğini savunarak, “son zamanlarda sınırdaki askeri yığınak nedeni ile yurt içindeki gruplara patlayıcı madde aktarımında sıkıntılar yaşanıyor” dedi.
TÜRKİYE VE İRAN'IN OPERASYONLARI
Örgüt üyesi F.T, ifadesinde Türkiye ve İran'ın terör örgütü PKK'ya yönelik yürüttüğü operasyonların sonuçları hakkında da bilgi verdi.
TSK'nın hava ve kara harekatında örgütün büyük zayiat verdiğini anlatan F.T, “örgüt üyelerinin çoğunluğu moral yönünden çöküntü içindedir. Birçoğunun kaçma planları yaptığını biliyorum” dedi.
Terör örgütünün İran'ın gerçekleştirdiği operasyonlardan etkilenmediğini ileri süren F.T, “İran devletinin yaptığı operasyonlar, Türkiye'nin yaptığı operasyonla kıyaslanamayacak kadar zayıf olmuştur. Kimse İran'ın yaptığı operasyonları ciddiye almıyor. Örgüt içerisinde de bu konuda herhangi bir yansıma olmamıştır” dedi.
Terör örgütü üyesi F.T, ifadesinin son bölümünde ise TCK'nın “etkin pişmanlık” hükümlerinden yararlanmak istediğini de bildirdi.